4/21/2010

bir maçın anatomisi: inter - barcelona (3-1)

Ve Jose Mourinho başardı... Uzaylıların takımını, Şampiyonlar Ligi yarı final ilk maçında 0-1 geriye düştüğü maçta 3-1'lik skorla alt ederek finale kalma adına çok önemli bir iş başardı. Nou Camp'daki maçta neler olur bilinmez ama, Inter taraftarı futbolcularını ve en önemlisi teknik direktörlerini ayakta alkışlamalılar.

Maça her iki takım da birer eksik dışında ideal 11'leriyle çıktı. Inter'de Dejan Stankovic yedekler arasındayken, Barcelona'da Andres Iniesta ilk 18'de yoktu. Portekizli Hoca dersine çok iyi çalışmıştı, maç boyunca Josep Guardiola'yı adeta uyuttu. Her iki takım da 4-3-3'e yakın bir taktikle sahadaydı. Inter'in hücum hattı "Gabriel Milito-Samuel Eto'o-Goran Pandev"den oluşurken, Barcelona, "Pedro Rodriguez-Zlatan Ibrahimovic-Lionel Messi" üçlüsüyle hücum ediyordu, son haftalarda olduğu gibi. Barcelona her zamanki gibi %70'lere varan topla oynama yüzdesine çıkıyordu yine, ama alışageldiğimiz gol pozisyonlarını üretemiyordu bu sefer. Mourinho'nun, Lionel Messi'nin tedarikçileriyle arasındaki pas trafiğini, özellikle kendi yarı alanında engellemek üzerine kurulu taktiği iş yaptı ve süper star bu kez maçı boş geçti. Lionel Messi ile Xavi Hernandez arasına Thiago Motta ve Estaban Cambiasso ile set geren Mourinho, Barcelona'nın hayat damarlarından en önemlisini kesiyor ve Josep Guardiola'yı orta sahada Seydou Keita'ya mahkum ediyordu. sonuç tabii ki Barcelona adına hücumda çaresizlik!

Bu sezonun takımının en değerli oyuncularından biri olan Pedro Rodriguez'in maçın başında, eski Inter'li Maxvell'in ortasına yaptığı sert vuruşla öne geçen Barcelona, üstünlüğünü ancak 10 dakika sürdürebildi. Diego Milito'nun asisti ve Hollandalı yıldız Wesley Sneijder''in golüyle beraberliği yakalayan Inter, ikinci yarının hemen başında yine Diego Milito'nun asistinde bu kez son haftaların golcü oyuncusu Maicon'un golüyle öne geçti. Golde Makedon oyuncu Goran Pandev'in katkısını da unutmayalım. Inter tüm dünyaya kontraatak nasıl yapılır dersi verdi bu golde. 4 oyuncusuyla birlikte öyle bir depar attılar ki, atletizmde 100 metre yarışı izliyoruz sandık. İkinci yarıda topla oynama görevini İspanyollar, gol atma görevini de İtalyanlar üstlendi. Oyun Barcelona kontrolünde gibi görünüyordu, biz de Messi ha attı, ha atacak diyorduk ki, asistleriyle sivrilen golcü bu kez golünü atıyor, finale selamını çakıyordu. Gittiği her takımda istikrar abidesi olan "gerçek golcü" Diego Milito, Wesley Sneijder'in kafayla pasını kafayla tamamladı ve takımını 2 farklı öne geçirdi. Nou Camp gibi bir deplasmana gidecek takımı için hayati bir gol attı denebilir, zira Inter'in 1 farkla İspanya'da turu getirmesi zor olabilirdi. Şimdi daha rahat, daha kontrollü, daha az stresli oynayabilecekler.

2 farklı geriye düştükten sonra hiç bir varlık göstermeyen Zlatan Ibrahimovic yerine  Eric Abidal'ı oyuna alan Guardiola'yı anlayamadım. Tamam İsveçli çıkmayı hakediyordu ama, Thierry Henry ya da Bojan Krkic iş yapamaz mıydı? Hadi Bojan'ın Lucio ve Walter Samuel arasında eriyip gitmesinden korkuyorsun, peki Henry gibi bir silahı neden kullanmazsın ki? Sanırım son yarım saatte nasıl olsa Messi ile bir gol bulup, Nou Camp'ta da bu işi bitirebileceğini hesapladı ama hesabı biraz yattı. Tabii ki Inter'li futbolcular üstün bir konsantrasyon ve inanılmaz bir mücadele örneği sergilediler Barcelona'ya karşı, ama itiraf etmeliyim ki bu galibiyet Jose Mourinho'nun eseridir ve en çok o haketmiştir. Uzaylıların takımını o kadar iyi analiz etmiş ki, hani o durdurulmaz denilen adamları etkisiz hale getirmiştir. Lionel Messi onun takımlarına karşı oynadığı 4. maçında da gole ulaşamadı, tesadüf değildir heralde. 

Jose Mourinho'nun bu sonuçtan sonra Nou Camp'ta turu bırakacağını hiç sanmıyorum. Inter'de Dejan Stankovic, Barcelona'da Carles Puyol cezalı oldukları için oynayamayacaklar... Gerçi Portekizli Napolyon'un karşısında sıradışı oyunculardan kurulu bir ekip olacak ama üstesinden gelecektir. Uğruna Serie A Şampiyonluğunu bile feda ettiği Şampiyonlar Ligi Kupası'nı Inter ile almayı kafaya koyduğu kesin. 

Maçın Adamı: Diego Milito

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder