bir değerlendirme: inter milan Vs. barcelona

Salı akşamı Avrupa'da herkesin gözü kulağı San Siro'da olacak. Sezonun belki de sonucu en çok merak edilen eşleşmesinin ilk maçı bu akşam İtalya'da oynanacak. Şampiyonlar Ligi yarı final maçında bir tarafta kupanın son sahibi ve en büyük favorisi Barcelona, diğer tarafta kupa hasretiyle yanıp tutuşan Internazionale. Bir tarafta geçen yıl bu kupayı kaldıran Josep Guardiola, diğer tarafta daha önce Porto ile bu kupayı uzanmayı başaran Jose Mourinho. Bir tarafta Zlatan Ibrahimovic, diğer tarafta onunla takas olan Samuel Eto'o. E tabi bir tarafta Lionel Messi, diğer tarafta onun karşılığında kimse yok!

Bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde F Grubu'nda mücadele iki takım arasında oynana maçlarda İspanyol ekibin üstünlüğü vardı. Nou Camp'daki maçı Barcelona 2-0 kazanırken, San Siro'daki maç 0-0 sona ermişti. Şimdi durumlar daha farklı, zira bu iki maçın telafisi yok. Kupaya bu kadar yaklaşmışken, iki takım da vazgeçmeyecektir. Hemen herkes bu eşleşmede Barcelona'yı favori gösteriyorken, Mourinho'nun ekibi zoru başaramaz mı? Sonuca etkileyecek faktörlere bakalım.

1) Lionel Messi Faktörü:

Şüphesiz maçın en önemli etkeni o olacaktır. Kariyerinin en formda döneminde ve aralarında Sir Alex Ferguson, Manuel Pellegrini ve Arsene Wenger'in de olduğu hiç bir teknik adam ona karşı bir önlem alamadı. Adam adama markaj edemediler, pas trafiğini yönetmesini engelleyemediler, dahası attığı gollere sadece seyirci olabildiler. Jose Mourinho elbetteki son 15 gündür rüyasında onu görüyordur, kahvaltı yaparken bile ona karşı nasıl önlem alacağını düşünüyordur. Daha önce Lionel Messi, onun çalıştırdığı takımlara karşı 3 kez oynadı ve gol atmayı beceremedi. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, dünyanın en iyi oyuncusunu durduracak bir taktik varsa, onu Portekizli çalıştırıcı biliyordur ve uygulayacaktır. Şampiyonlar Ligi'nde bu sezon 8 golle zirvede, bakalım bu alanda da yeni bir rekor kırabilecek mi?

2) Jose Mourinho Faktörü:

Lionel Messi'yi durduracak bir taktik varsa, onu da Jose Mourinho uygulayacaktır dedik.. Peki nasıl? Portekizli teknik adam, Lionel Messi üzerine ciddi bir baskı kurmak yerine, onu topsuz bırakma yöntemini seçecektir yine. Yani Messi topla buluşmazsa, öldürücü hamlelerini de yapamayacaktır, ve ona karşı önlem almak gereksizdir. E peki Messi'nin topla buluşması nasıl engellenir? Tabii ki tedarikçilerini engelleyerek. Yani Jose Mourinho bu maçta Xavi Hernandez ve Andres Iniesta ile Lionel Messi arasındaki trafiği engelleyerek onu etkisiz hale getirmeyi deneyecektir. Daha önce başardı bunu, bakalım bu sefer de başarabilecek mi? Bir tarafta dünyanın en iyi oyuncusu varsa, diğer tarafta da -kendi deyimiyle- dünyanın en karizmatik ve en iyi teknik direktörü var. Jose Mourinho, Chelsea'nin başındayken bir türlü uzanamadığı Şampiyonlar Ligi kupasını, bu kez mutlaka almak istiyor. Bu isteği o kadar ileri boyutta ki, Mart ayında Chelsea'yi eledikten sonra Serie A'yı adeta ikinci plana itti. Ligde 10 puan farkla liderken, şimdi Roma'nın arkasından ikinci sıradalar. Ama Portekizli bunu dert etmiyor, çünkü o en büyük kupayı almanın derdinde. Sir Bobby Robson ve Louis van Gaal'e yardımcı antrenörlük yaptığı zamanlarından İspanya futbolunu çok iyi bildiği de unutulmamalı.

3) Eyjafjallajokull Faktörü!

Bu da ne şimdi demeyin. Adını bile okuyamadığımız bu şey, geçen hafta İzlanda'da patlayarak tüm Avrupa'yı etkisi altına alan yanardağ. Tüm Avrupa'da olduğu gibi İspanya'da da uçuşlar iptal olduğu için, Barcelona takımı Milano'ya uçamadı. Maçın ertelenmesi talepleri de fikstürdeki yoğunluk nedeniyle reddedilince, Pazar akşamı Barcelona'dan otobüsle yola çıktılar. Yaklaşık 1000 km sürecek yolculukta sadece Cannes'da mola verdiler. Böylesi önemli bir maç öncesinde yapılan bu uzun seyehatin Inter'e büyük bir avantaj sağlayacağı aşikar.

4) Zlatan Ibrahimovic-Samuel Eto'o Faktörü

Sezon başında tarihin en büyük takaslarından birine imza atan iki takım, sansasyonel bir şekilde golcülerini değiştirdi. İsveçli golcü 3 sezon oynayıp 3 Serie A şampiyonluğu yaşadığı Inter'i bırakarak İspanya'nın yolunu tutarken, Kamerunlu golcü Samuel Eto'o beş sezon oynadığı Barcelona'dan ayrılarak Milano'nun yolunu tutmuştu. Bu ikili açısından da maç önemli bir prestij ve kendini ispat maçı olacak. Özellikle Samuel Eto'o son haftalarda daha formdayken, Zlatan Ibrahimovic sakatlıklarla boğuşuyor son zamanlarda. Kamerunlunun kendi sahasındaki maçta daha etkili olacağını ve skor tabelasını değiştireceğini düşünüyorum.

5) Kupa Hasreti

Geçtiğimiz sezonu tam 6 kupa kazanarak kapatan Katalan ekibiyle, sadece Serie A Şampiyonluğu kazanabilen Inter arasında büyük bir "Kupa Hasreti" farkı var. Barcelona bu sezon da La Liga'nın ve Şampiyonlar Ligi'nin en büyük favorisi. Yine 5-6 kupa kazanırlarsa kimse şaşırmaz, bu da doğal olarak taraftarda ve yönetimde bir doygunluk hissi yaratıyor. Ancak öteki taraftaki başkan Massimo Moratti'nin ölmeden önceki en büyük isteğinin bu kupa olduğunu biliyoruz. Transfer döneminde milyonlarca doları bu yüzden ortalığa saçıyor. Nerazzurri'ler en son '64 ve '65 yıllarında aldıkları kupayı bu sefer, Jose Mourinho ile birlikte alabileceklerine sonsuz inanıyorlar. Kendileri için önemli bir motivasyon.

Geçen hafta Cristiano Ronaldo mu Lionel Messi mi sorusunun cevabını öğrenmiştik. Şimdi de Jose Mourinho mu Lionel Messi mi, onun cevabını hep beraber göreceğiz. Bir futbolcu mu kupayı kazandırır yoksa bir teknik adam mı, bunu da öğreneceğiz. Ben elemeli maçlardaki muhteşem taktikleriyle Portekizli Napolyan'a güveniyorum ve uzaydan gelen takımı ancak onun durdurabileceğini düşünüyorum. Ya da öyle umut ediyorum...